parallax background

“Genç Girişimin Hikayesi”

“İnsan Kalmayı Hayal Eden Bir Bilim Emekçisiyim”
8 Mayıs 2014

1994’te, dergimizin hayata geçmesinde rol alan kulübümüz mezunlarından, Balparmak Pazarlama Direktörü Ayşe Burcu Yılmaz, Genç Girişim’in kuruluş öyküsünü bizlerle paylaştı.

 

K ütahya il birincisi olarak 1992 yılında kazandığım İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi öğrenim hayatım, kariyerim açısından belirleyici noktaları keşfettiğim, gurur duyarak andığım bir dönemdir. Zira İşletme Fakültesi, analitik düşünce, yenilikçilik ve girişimcilik alanlarında öğrencilerine en iyi donanımları sunuyor. Öğrenciler, fakülte içerisinde de girişimci davranışları sergileme konusunda cesaretlendiriliyorlar. İşte İşletme Kulübü’nün varlığı ve Genç Girişim Dergisi’nin başlangıcı da bu cesaretle yola çıkan bizlerin tutkusuna destek veren fakülte yönetiminin eseri.

Genç Girişim dergisinin ilk sayısının lansmanını 1994 yılında dört arkadaş (ben, Berrin Dümen, Harun Pekdemir ve Halil Şıpar) büyük bir heyecan ve emek ile yaptık. O dönem, Fakülte Dekanı ve Pazarlama Araştırmaları dersimizin öğretim görevlisi olan hocamız Prof. Kemal Kurtuluş, bizleri sürekli müteşebbis olmamız konusunda yönlendirirdi. Biz de dört kafadar ve bize destek olan diğer üç arkadaşımız (Ali Nazmi Binici, Naile Gür ve Eray Kocaman) fakültemizin bir dergisi olması fikrini oluşturup o dönemin İşletme Kulübü yöneticisi olan ağabey ve ablalarımızdan izin aldık ve hevesle bu işe giriştik. Derginin ismini ne koyalım diye düşünmeye başladık. Birgün okul çıkışı otoparkta kaldırımın üzerine çöküp, dördümüz gayet kendiliğinden gerçekleşen bir beyin fırtınası ile Genç Girişim ismine karar kıldık. “Müteşebbis” kavramını işlemek amacımız idi, bu kelimenin bizim kuşağımız tarafından daha iyi içselleştirilebilecek karşılığı “Girişim” idi. Bizler gençtik, hadi o zaman Genç Girişim olsun dedik. O an birbirimize sarılıp yaşadığımız sevinç, hala hatırımda. Büyük işler küçük adımlarla başlıyor; bu kural hiç değişmiyor...


 

İsim konusu netleşince hemen derginin ilk sayısı için gündemi belirledik, kolları sıvadık. Röportajları yaptık, yazıları yazdık. Dizgiyi bir arkadaşımızın evindeki bilgisayarında hazırladık. Matbaa, tanıdıklar vasıtası ile bulundu. Reklam isteyeceğimiz firmalar için fakülte sekreterliğinden destek aldık ve nihayet dergimiz basıldı. Dağıtımı ellerimizle, büyük bir gururla yaptık. Dergi o kadar sevildi ki 95 yılında devam sayıları ile ilerledi, formatı değişti, reklam desteği arttı. Biz dört kafadar derginin başarılı ilerlemesi vesilesi ile İşletme Kulübü’nün yönetimini devraldık. Hepimiz yetkinliklerimiz çerçevesinde İşletme Kulübü’nün bir fonksiyonunu üstlendik. Kariyer Günleri’ni canlandırıp kulübün gelirini katladık. Fakülte yönetiminin de desteği ile ilk mezuniyet törenini gerçekleştirdik ve tüm bu insiyatifler sürdürülebilir bir formatta halen ilerliyor; bunu görmek gurur verici.

Esasen, her şey sizde başlayıp sizde bitiyor. Girişimci ruhu besleyen en önemli özellik içsel liderlik. Kendi kendinizi yönetip daha iyisi için çabaladığınız her adım, başarı olarak size geri dönüyor. Hesaplanmış risk almak, detaylara hâkim olmak ama detaylarda boğulmamak, güçlü ve çok yönlü iletişim ile kararları hemen uygulamaya geçirmek ve ekip olarak hareket etmek, bu süreçte deneyimlediğim çalışmanın bana katkıları oldu. Tüm bu katkılar iş hayatında da takım çantamın en önemli araçları olarak bana yol gösterdi, hala da öyle. Bu ruhu koruduğunuz müddetçe başarı hep sizinle.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir